Trump yönetimi, Filistin yanlısı öğrencileri hedef almaya devam ediyor... ABD’de Türk doktora öğrencisi gözaltına alınırken; vizesi iptal edildi
(ANKARA) - "Hamas destekçisi" olduğu iddia edilen Filistinli Mahmud Halil ile Hintli Badar Han Suri isimli iki öğrencinin, geçtiğimiz haftalarda gözaltına alınmasından sonra bu kez, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sırasında Filistinlilere destek veren Massachusetts Eyaletinin Boston şehri yakınlarındaki Tufts Üniversitesi'nde okuyan Türk doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk, ABD göçmenlik yetkilileri tarafından gözaltına alındı ve öğrenci vizesi iptal edildi. Rümeysa Öztürk’ün avukatı Mahsa Khanbabai, Boston federal mahkemesine sunduğu dilekçede, 30 yaşındaki müvekkilinin 25 Mart Salı gecesi Somerville'deki evinden arkadaşlarıyla buluşmak ve orucunu açmak üzere ayrılmak üzereyken, evine gelen İç Güvenlik Bakanlığı görevlileri tarafından gözaltına alındığını söyledi. Khanbabai, ayrıca, Öztürk’ün federal ajanlar tarafından açıklama yapılmaksızın gözaltı işlemini gerçekleştirdiklerini belirtti. Öztürk'ün gözaltına alınmasının ardından Khanbabai, müvekkilinin hukuksuz bir şekilde alıkonulduğunu ileri sürerek dava açtı. Bunun üzerine Boston'daki ABD Bölge Yargıcı Indira Talwani, ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza'ya (ICE) Öztürk'ü en az 48 saat önceden haber vermeksizin Massachusetts dışına çıkarmamasını emretti. Yargıcın kararına rağmen, 26 Mart Çarşamba günü öğleden sonra, Khanbabai, bir dilekçeyle müvekkilinin yerini tespit edemediğini ve bir ABD senatörünün ofisi tarafından Öztürk'ün Louisiana'ya nakledildiği konusunda bilgilendirildiğini söyledi. Khanbabai, ICE'nin Öztürk'e erişim izni vermesini gerektiren bir mahkeme kararı talep etti. Öztürk'ün yakınları ve gözaltına alınmasına tepki gösterenler, Boston’da ilk defa ABD Başkanı Donald Trump döneminde, bu tür aktivizm faaliyetlerinde bulunan bir öğrencinin gözaltına alındığını bildirdi. Öztürk’ün gözaltına alınması, aralarında Massachusetts Senatörü Elizabeth Warren'ın da bulunduğu Demokrat milletvekilleri tarafından kınandı. Warren, ''tutuklamanın sivil özgürlükleri bastırmaya yönelik endişe verici bir modelin sonuncusu olduğunu'' söyledi. ABD İç Güvenlik Bakanlığı Sözcüsü McLaughlin’den Öztürk’ün aleyhinde paylaşım Öğrencilerin gözaltına alınmasını savunan Trump yönetimi, bazı protestoların antisemitik olduğunu ve ABD dış politikasına zarar verebileceğini öne sürse de bu eylemler, ifade özgürlüğüne saldırı olarak tanımlanarak ABD ve uluslararası kamuoyu tarafından kınandı. ABD İç Güvenlik Bakanlığı Sözcüsü Tricia McLaughlin, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı bir paylaşımda yetkililerin Öztürk'ün, ''Amerikalıları öldürmekten zevk alan yabancı bir terör örgütü olan Hamas'ı destekleyici faaliyetlerde bulunduğunu'' tespit ettiklerini söylerken, bunların hangi faaliyetlerin olduğunu belirtmedi. McLaughlin, paylaşımında ayrıca, “Vize bir hak değil, bir ayrıcalıktır” dedi. Ancak Öztürk'ün gözaltına alınması, kendisinin, okulun öğrenci gazetesi Tufts Daily'de üniversitenin, öğrencilerin ''İsrail'le bağlantılı şirketlerden ayrılma ve Filistin soykırımını tanıma'' çağrılarına verdiği yanıtı eleştiren bir görüş yazısı yazmasından yaklaşık bir yıl sonra gerçekleşti. Trump yönetiminin, Filistin yanlısı protestolara katılan veya İsrail aleyhinde yazılar yazan yabancı uyruklu üniversite öğrencilerine yönelik adeta bir ''cadı avı'' başlattığı belirtilirken, Öztürk’ün bahsi geçen yazısı nedeniyle gözaltına alındığı ve vizesinin iptal edildiği yönünde değerlendirmeler yapıldı. Trump yönetiminden Filistin yanlısı öğrencilere cadı avı Öztürk’ten üç hafta önce Columbia Üniversitesi mezunu Mahmud Halil, bir hafta önce de Georgetown Üniversitesi öğrencisi Badar Han Suri, benzer şekilde gözaltına alınmış ve sınır dışı edilmişti. Federal göçmenlik yetkilileri, ayrıca ABD'de yasal olarak daimi ikamet eden ve Filistin yanlısı protestolara katılan Güney Kore doğumlu bir Columbia Üniversitesi öğrencisini de gözaltına almaya çalışmış ancak bu girişim, ABD mahkemeleri tarafından bertaraf edilmişti. Ancak bu ay Rhode Island'daki Brown Üniversitesi'nde yardımcı doçent olarak görev yapan Lübnanlı doktor Rasha Alawieh, ABD'ye girişine izin verilmedi. Alawieh, telefonunda Hizbullah'a ''sempati duyan'' fotoğraflar bulunduğu iddia edilmesi üzerine Lübnan'a sınır dışı edildi. Alawieh, ''örgütü desteklemediğini ancak dini inancı nedeniyle öldürülen liderine saygı duyduğunu'' söyledi. Trump yönetiminin, ayrıca New York'taki Cornell Üniversitesi ve Washington'daki Georgetown Üniversitesi'ndeki öğrencileri de hedef almaya devam ettiği belirtildi. Trump yönetimi ''Filistin yanlılığı ile antisemitizmi bir tutmakla'' suçlanıyor ABD Başkanı Trump ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio, ''Hamas militanlarını desteklemek, ABD dış politikasına engel teşkil etmek ve antisemitist olmakla'' suçladıkları Filistin yanlısı yabancı protestocuları sınır dışı etme sözü verdi. Aralarında bazı Yahudi grupların da bulunduğu protestocular, yönetimin İsrail'e yönelik eleştirilerini ve Filistinlilerin haklarını desteklemelerini yanlış bir şekilde antisemitizm ve Hamas'a destekle bir tuttuğunu ileri sürüyor. Avukat Khanb
(ANKARA) - "Hamas destekçisi" olduğu iddia edilen Filistinli Mahmud Halil ile Hintli Badar Han Suri isimli iki öğrencinin, geçtiğimiz haftalarda gözaltına alınmasından sonra bu kez, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sırasında Filistinlilere destek veren Massachusetts Eyaletinin Boston şehri yakınlarındaki Tufts Üniversitesi'nde okuyan Türk doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk, ABD göçmenlik yetkilileri tarafından gözaltına alındı ve öğrenci vizesi iptal edildi.
Rümeysa Öztürk’ün avukatı Mahsa Khanbabai, Boston federal mahkemesine sunduğu dilekçede, 30 yaşındaki müvekkilinin 25 Mart Salı gecesi Somerville'deki evinden arkadaşlarıyla buluşmak ve orucunu açmak üzere ayrılmak üzereyken, evine gelen İç Güvenlik Bakanlığı görevlileri tarafından gözaltına alındığını söyledi. Khanbabai, ayrıca, Öztürk’ün federal ajanlar tarafından açıklama yapılmaksızın gözaltı işlemini gerçekleştirdiklerini belirtti.
Öztürk'ün gözaltına alınmasının ardından Khanbabai, müvekkilinin hukuksuz bir şekilde alıkonulduğunu ileri sürerek dava açtı. Bunun üzerine Boston'daki ABD Bölge Yargıcı Indira Talwani, ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza'ya (ICE) Öztürk'ü en az 48 saat önceden haber vermeksizin Massachusetts dışına çıkarmamasını emretti. Yargıcın kararına rağmen, 26 Mart Çarşamba günü öğleden sonra, Khanbabai, bir dilekçeyle müvekkilinin yerini tespit edemediğini ve bir ABD senatörünün ofisi tarafından Öztürk'ün Louisiana'ya nakledildiği konusunda bilgilendirildiğini söyledi. Khanbabai, ICE'nin Öztürk'e erişim izni vermesini gerektiren bir mahkeme kararı talep etti.
Öztürk'ün yakınları ve gözaltına alınmasına tepki gösterenler, Boston’da ilk defa ABD Başkanı Donald Trump döneminde, bu tür aktivizm faaliyetlerinde bulunan bir öğrencinin gözaltına alındığını bildirdi. Öztürk’ün gözaltına alınması, aralarında Massachusetts Senatörü Elizabeth Warren'ın da bulunduğu Demokrat milletvekilleri tarafından kınandı. Warren, ''tutuklamanın sivil özgürlükleri bastırmaya yönelik endişe verici bir modelin sonuncusu olduğunu'' söyledi.
ABD İç Güvenlik Bakanlığı Sözcüsü McLaughlin’den Öztürk’ün aleyhinde paylaşım
Öğrencilerin gözaltına alınmasını savunan Trump yönetimi, bazı protestoların antisemitik olduğunu ve ABD dış politikasına zarar verebileceğini öne sürse de bu eylemler, ifade özgürlüğüne saldırı olarak tanımlanarak ABD ve uluslararası kamuoyu tarafından kınandı.
ABD İç Güvenlik Bakanlığı Sözcüsü Tricia McLaughlin, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı bir paylaşımda yetkililerin Öztürk'ün, ''Amerikalıları öldürmekten zevk alan yabancı bir terör örgütü olan Hamas'ı destekleyici faaliyetlerde bulunduğunu'' tespit ettiklerini söylerken, bunların hangi faaliyetlerin olduğunu belirtmedi. McLaughlin, paylaşımında ayrıca, “Vize bir hak değil, bir ayrıcalıktır” dedi.
Ancak Öztürk'ün gözaltına alınması, kendisinin, okulun öğrenci gazetesi Tufts Daily'de üniversitenin, öğrencilerin ''İsrail'le bağlantılı şirketlerden ayrılma ve Filistin soykırımını tanıma'' çağrılarına verdiği yanıtı eleştiren bir görüş yazısı yazmasından yaklaşık bir yıl sonra gerçekleşti.
Trump yönetiminin, Filistin yanlısı protestolara katılan veya İsrail aleyhinde yazılar yazan yabancı uyruklu üniversite öğrencilerine yönelik adeta bir ''cadı avı'' başlattığı belirtilirken, Öztürk’ün bahsi geçen yazısı nedeniyle gözaltına alındığı ve vizesinin iptal edildiği yönünde değerlendirmeler yapıldı.
Trump yönetiminden Filistin yanlısı öğrencilere cadı avı
Öztürk’ten üç hafta önce Columbia Üniversitesi mezunu Mahmud Halil, bir hafta önce de Georgetown Üniversitesi öğrencisi Badar Han Suri, benzer şekilde gözaltına alınmış ve sınır dışı edilmişti. Federal göçmenlik yetkilileri, ayrıca ABD'de yasal olarak daimi ikamet eden ve Filistin yanlısı protestolara katılan Güney Kore doğumlu bir Columbia Üniversitesi öğrencisini de gözaltına almaya çalışmış ancak bu girişim, ABD mahkemeleri tarafından bertaraf edilmişti.
Ancak bu ay Rhode Island'daki Brown Üniversitesi'nde yardımcı doçent olarak görev yapan Lübnanlı doktor Rasha Alawieh, ABD'ye girişine izin verilmedi. Alawieh, telefonunda Hizbullah'a ''sempati duyan'' fotoğraflar bulunduğu iddia edilmesi üzerine Lübnan'a sınır dışı edildi. Alawieh, ''örgütü desteklemediğini ancak dini inancı nedeniyle öldürülen liderine saygı duyduğunu'' söyledi.
Trump yönetiminin, ayrıca New York'taki Cornell Üniversitesi ve Washington'daki Georgetown Üniversitesi'ndeki öğrencileri de hedef almaya devam ettiği belirtildi.
Trump yönetimi ''Filistin yanlılığı ile antisemitizmi bir tutmakla'' suçlanıyor
ABD Başkanı Trump ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio, ''Hamas militanlarını desteklemek, ABD dış politikasına engel teşkil etmek ve antisemitist olmakla'' suçladıkları Filistin yanlısı yabancı protestocuları sınır dışı etme sözü verdi. Aralarında bazı Yahudi grupların da bulunduğu protestocular, yönetimin İsrail'e yönelik eleştirilerini ve Filistinlilerin haklarını desteklemelerini yanlış bir şekilde antisemitizm ve Hamas'a destekle bir tuttuğunu ileri sürüyor.
Avukat Khanbabai, buna yönelik, ''Ülke genelinde gördüğümüz örneklere dayanarak, ifade özgürlüğü haklarını kullanması gözaltına alınmasında rol oynamış gibi görünüyor'' dedi.