Malatya Küçük Sanayi esnafı taşınmak istemiyor: " Şehrin plansızlığının bedelini bize ödetmeyin"
Haber: Mehmet Duran ÖZKAN - Kamera: Erdal AKBUĞA (MALATYA) - 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde hasar aldığı ve şehrin merkezinde kaldığı gerekçesiyle, Altay Kışlası’nda yapımı devam eden işyerlerine taşınmak istenen sanayi esnafı tepki gösterdi. Sanayide oto tamir dükkânı bulunan Mahir Karakaya, "Şehrin plansızlığının bedelini sanayiye çıkartmaya çalışıyorlar. Yerel yöneticiler, şehri düzgün planlayamadılar, şehir merkezi yapamadılar, düzgün sanayi yapamadılar. Geldiler, buranın acısını araç çarşı yaparak, modern merkez yaparak buradan çıkarmaya çalışıyorlar. Arkadaşım, yerel yöneticileri samimiyete davet ediyorum" ifadelerini kullandı. Malatya kent merkezinin içerisinde kaldığı gerekçesiyle şehrin 35 kilometre dışına taşınmak istenen sanayi esnafı bu duruma itiraz ederek yerinden dönüşüm talebiyle toplanıp tepkilerini dile getirdiler. Sanayide bir araya gelerek sesini duyurmaya çalışan esnaf yerinde dönüşüm talep ederken, yetkililer bir an önce sanayi esnafını kentin dışına çıkarmak istiyor. Esnaf, mevcut uygulamaya şehrin çok dışında olması, yeterli sayıda işyerinin yapılmış olmaması, esnafların bir seferde taşınmaması, mevcut sanayi çevresine halen inşaat izni vererek yeni dükkânların yapılmasını gerekçe göstererek itiraz ediyor. "Yerinde dönüşüm istiyoruz" Sanayi esnafından İzzet Demirci şunları söyledi: "Arkadaşlarımızın toplanma sebebi, yeniden dönüşüm istemesinden dolayı. Daha önceden bu taleplerde çok bulunduk ama netice alamadık. Sürekli kaçamaklar oldu. Yani bize net söylenmediği için sürekli basın toplantısını yapma gereği duyuyoruz. Eğer bize de dönüşümü verirlerse, bolluk blok yıkarız. Hem yıkılmış olur, Vali Bey’in istekleri yerine gelmiş olur hem de bizim isteklerimiz yerine gelir. Blok blok yıkar, teker teker yaparız, işin içinden çıkarız. Ama sanayi burada kalkmazsa, Malatya genişlemezmiş. Öyle bir şey yok. Malatya bu sanayiye muhtaç, bana göre. Çünkü bütün sanayiyi tekrar götürüp Altay Kışlası’na hapsetmek doğru bir şey değil. Biz onun için tekrar büyüklerimizden, bizim bu isteğimize olumlu bir cevap vermelerini istiyoruz." Esnaf Mehmet Turgut Berkay ise, "Onları yıkıp bizi Beylerderesi tarafa götürürlerse, uzun yıllar bize bir borç ödetecekler. Bizim Azrail’le sözleşmemiz yok. Bizler zaten depremde çoğu evini kaybetmiş. Hem evini yaptıracak hem dükkânı yaptıracak böyle bir güç yok kimse de. Bir an önce yerinde dönüşümse, yerinde dönüşüm; güçlendirme olabilir de onu hiç gündeme almıyorlar. Bir an önce bizim dükkanlarımızı yerinde dönüşüm yapsın. Biz oralara gitmek istemiyoruz" dedi. "Şehir batıya ilerliyor biz doğudayız" Ahmet Yıldırım şunları söyledi: "Olmazsa olmazımız, kırmızı çizgimiz; yerinde dönüşüm. Bununla ilgili daha önceden Vali Bey’le, Belediye Başkanı Sami Er’le, İlhan Geçit Başkan’la daha önceden birkaç sefer toplantı yaptık. Geçen hafta Bülent Tüfekçi Bakanımızla toplantı yaptık. Bunlara göre, sanayi çevre kirliliği, girişim grubunun otellerinin pencerelerinden baktığın zaman görüntü kirliliği ve sanayinin buraya ek binalar, Dedeman Otel’in, Mersin Forum’daki gibi üst geçit plazalar yapılmaya hesaplanan konular bunlar. Ama bunu unutuyorlar ki, sanayide 3 bin 500 tane dükkân var ama 40-45 bin yakında aile buradan geçimini sağlıyor, ekmek parasını kazanıyor. Ustamın söylediği gibi, oradaki dükkanlar bitmiş olsa, oraya taşınacak nakliye parası cebinde olmayan insanlarımız var. Nakliye parası dahi yok. Şehrin doğusundayız. Hani şehir batıya doğru ilerliyoruz ya, sürekli öyle söylüyoruz. Batıysa, bizi batının içerisine niye götürüp koydular? Yarın bir gün oraya doğru aktığı zaman, biz yine şeyin içerisinde kalacağız. "Vali gitmek istemeyenlerin listesini istemiş" Bakın arkadaşlar, biz Sayın Valimizi severiz, sayarız, başımızın tacıdır, makamından dolayı. Ama bizi tehdit ederek olmaz. Ustamızdan gitmek istemeyenlerin listesini istemiş. Ben valime yakıştıramıyorum çok görüyorum. Ben zaten kolu kırık bir depremzedeyim. Beni gelip bir çayımı içip ziyaret etmemiş, neyin var, halinle derdin ne diye sormamış. Bir de beni tehdit etse, hoş bir şey değil. Girişim grubu daha zengin olsun diye mi bizi peşkeş çekiyorlar. Kardeş sen Malatyalıysan ben de Malatyalıyım. Var mı böyle bir şey? Böyle bir adalet var mı?" "Şehri düzgün planlayamadılar acısını bizden çıkartıyorlar" Oto tamircisi Mahir Karakaya, şöyle konuştu: "Sevgili yöneticiler, sadece bakana orada iki kelime söyletmekle bu iş bitmez. Bizim için mücadele yeni başlamıştır. Sayın Bakanımız orada durmadan 'yıkılsın, yıkılsın' diyerek, buranın yıkılma kararı verdiğine kanaat getirmeyin. Biz gitmeyeceğiz, burada kalacağız. Şehrin plansızlığının bedelini sanayiye çıkartmaya çalışıyorlar. Yerel yöneticiler, şehri düzgün planlayamadılar, şehir merkezi yapamadılar, düzgün sanayi yapamadılar. Geldiler, buranın acısını araç çarşı yaparak, modern merkez yaparak buradan çıkartmaya çalışıyorlar. Arkadaşım, yerel yöneticileri samimiyete davet ediyorum. Burada büyük bir haksızlık var. Siz iki bin tane Babuhtu’ya dükkan yaptırmışsınız. Bu sanayiye z
Haber: Mehmet Duran ÖZKAN - Kamera: Erdal AKBUĞA
(MALATYA) - 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde hasar aldığı ve şehrin merkezinde kaldığı gerekçesiyle, Altay Kışlası’nda yapımı devam eden işyerlerine taşınmak istenen sanayi esnafı tepki gösterdi. Sanayide oto tamir dükkânı bulunan Mahir Karakaya, "Şehrin plansızlığının bedelini sanayiye çıkartmaya çalışıyorlar. Yerel yöneticiler, şehri düzgün planlayamadılar, şehir merkezi yapamadılar, düzgün sanayi yapamadılar. Geldiler, buranın acısını araç çarşı yaparak, modern merkez yaparak buradan çıkarmaya çalışıyorlar. Arkadaşım, yerel yöneticileri samimiyete davet ediyorum" ifadelerini kullandı.
Malatya kent merkezinin içerisinde kaldığı gerekçesiyle şehrin 35 kilometre dışına taşınmak istenen sanayi esnafı bu duruma itiraz ederek yerinden dönüşüm talebiyle toplanıp tepkilerini dile getirdiler. Sanayide bir araya gelerek sesini duyurmaya çalışan esnaf yerinde dönüşüm talep ederken, yetkililer bir an önce sanayi esnafını kentin dışına çıkarmak istiyor. Esnaf, mevcut uygulamaya şehrin çok dışında olması, yeterli sayıda işyerinin yapılmış olmaması, esnafların bir seferde taşınmaması, mevcut sanayi çevresine halen inşaat izni vererek yeni dükkânların yapılmasını gerekçe göstererek itiraz ediyor.
"Yerinde dönüşüm istiyoruz"
Sanayi esnafından İzzet Demirci şunları söyledi:
"Arkadaşlarımızın toplanma sebebi, yeniden dönüşüm istemesinden dolayı. Daha önceden bu taleplerde çok bulunduk ama netice alamadık. Sürekli kaçamaklar oldu. Yani bize net söylenmediği için sürekli basın toplantısını yapma gereği duyuyoruz. Eğer bize de dönüşümü verirlerse, bolluk blok yıkarız. Hem yıkılmış olur, Vali Bey’in istekleri yerine gelmiş olur hem de bizim isteklerimiz yerine gelir. Blok blok yıkar, teker teker yaparız, işin içinden çıkarız. Ama sanayi burada kalkmazsa, Malatya genişlemezmiş. Öyle bir şey yok. Malatya bu sanayiye muhtaç, bana göre. Çünkü bütün sanayiyi tekrar götürüp Altay Kışlası’na hapsetmek doğru bir şey değil. Biz onun için tekrar büyüklerimizden, bizim bu isteğimize olumlu bir cevap vermelerini istiyoruz."
Esnaf Mehmet Turgut Berkay ise, "Onları yıkıp bizi Beylerderesi tarafa götürürlerse, uzun yıllar bize bir borç ödetecekler. Bizim Azrail’le sözleşmemiz yok. Bizler zaten depremde çoğu evini kaybetmiş. Hem evini yaptıracak hem dükkânı yaptıracak böyle bir güç yok kimse de. Bir an önce yerinde dönüşümse, yerinde dönüşüm; güçlendirme olabilir de onu hiç gündeme almıyorlar. Bir an önce bizim dükkanlarımızı yerinde dönüşüm yapsın. Biz oralara gitmek istemiyoruz" dedi.
"Şehir batıya ilerliyor biz doğudayız"
Ahmet Yıldırım şunları söyledi:
"Olmazsa olmazımız, kırmızı çizgimiz; yerinde dönüşüm. Bununla ilgili daha önceden Vali Bey’le, Belediye Başkanı Sami Er’le, İlhan Geçit Başkan’la daha önceden birkaç sefer toplantı yaptık. Geçen hafta Bülent Tüfekçi Bakanımızla toplantı yaptık. Bunlara göre, sanayi çevre kirliliği, girişim grubunun otellerinin pencerelerinden baktığın zaman görüntü kirliliği ve sanayinin buraya ek binalar, Dedeman Otel’in, Mersin Forum’daki gibi üst geçit plazalar yapılmaya hesaplanan konular bunlar. Ama bunu unutuyorlar ki, sanayide 3 bin 500 tane dükkân var ama 40-45 bin yakında aile buradan geçimini sağlıyor, ekmek parasını kazanıyor. Ustamın söylediği gibi, oradaki dükkanlar bitmiş olsa, oraya taşınacak nakliye parası cebinde olmayan insanlarımız var. Nakliye parası dahi yok. Şehrin doğusundayız. Hani şehir batıya doğru ilerliyoruz ya, sürekli öyle söylüyoruz. Batıysa, bizi batının içerisine niye götürüp koydular? Yarın bir gün oraya doğru aktığı zaman, biz yine şeyin içerisinde kalacağız.
"Vali gitmek istemeyenlerin listesini istemiş"
Bakın arkadaşlar, biz Sayın Valimizi severiz, sayarız, başımızın tacıdır, makamından dolayı. Ama bizi tehdit ederek olmaz. Ustamızdan gitmek istemeyenlerin listesini istemiş. Ben valime yakıştıramıyorum çok görüyorum. Ben zaten kolu kırık bir depremzedeyim. Beni gelip bir çayımı içip ziyaret etmemiş, neyin var, halinle derdin ne diye sormamış. Bir de beni tehdit etse, hoş bir şey değil. Girişim grubu daha zengin olsun diye mi bizi peşkeş çekiyorlar. Kardeş sen Malatyalıysan ben de Malatyalıyım. Var mı böyle bir şey? Böyle bir adalet var mı?"
"Şehri düzgün planlayamadılar acısını bizden çıkartıyorlar"
Oto tamircisi Mahir Karakaya, şöyle konuştu:
"Sevgili yöneticiler, sadece bakana orada iki kelime söyletmekle bu iş bitmez. Bizim için mücadele yeni başlamıştır. Sayın Bakanımız orada durmadan 'yıkılsın, yıkılsın' diyerek, buranın yıkılma kararı verdiğine kanaat getirmeyin. Biz gitmeyeceğiz, burada kalacağız. Şehrin plansızlığının bedelini sanayiye çıkartmaya çalışıyorlar. Yerel yöneticiler, şehri düzgün planlayamadılar, şehir merkezi yapamadılar, düzgün sanayi yapamadılar. Geldiler, buranın acısını araç çarşı yaparak, modern merkez yaparak buradan çıkartmaya çalışıyorlar. Arkadaşım, yerel yöneticileri samimiyete davet ediyorum. Burada büyük bir haksızlık var. Siz iki bin tane Babuhtu’ya dükkan yaptırmışsınız. Bu sanayiye zararı var. 2 bin tane Babuhtu dükkânın yanında kocaman Adliye binası yapıyorsun. Orada sanayi, burada sanayi. Oradaki insanları nasıl çıkaracaksınız?"